Japon kültürüne ait her şey gibi Japon bahçeleri de, Japonya’nın kendine özgü tarzının güzel örnekleridir.

Bir bahçe denilince akla gelen çiçek, otlar ve ağaçlardan öte bir anlayışa sahiptir Japon bahçeleri.

Tasarımcının duygularının katıldığı bu bahçeler, sade tasarımlarıyla, doğallığın,  insan ve doğa uyumunun güçlü temsilcileridir. İçerdiği öğelerin ve detayların her biri anlamlıdır.Tasarımında kullanılan temel elemanlar şöyledir;

• Taşlar
• Su (gerçek veya sembolik)
• Ada
• Adaya köprü
• Fener
• Çayevi veya çadır
• Etrafı çeviren duvar

Imparator Suiko dönemine rastlayan erken döneme ait bahçeler, yapay dağları, gösterişli havuzları ile güzel düzenlenmiş ve geniştiler.   

Nara Dönemi’nde (646-794)  Çin ile gelişen ticaret, Japon kültüründe bir çok değişikliklerin sebebidir. “Shinden”   stili olarak bilinen, binalar arası yürüyüş yolları, bu yollarla ilişkilendirilmiş taş ve bitkilerden oluşturulan bahçeler bu dönemin örnekleridir. 

Lüks ve şıklığın dönemi olarak bilinen Heian döneminde (794-1185) bahçeler de daha gösterişli ve daha kompleks hale geldiler. Japon elit sınıfı detaylı tasarlanmış bahçelere sahiptiler. Partiler ve festivaller için kullanılan, hayvanlarla süslenmiş geniş bahçelerdi bunlar.

Kamakura (1185-1392) dönemi ortalarına kadar “Shinden” tarzı çok fazla değişmedi. Zen Budistleri’nin meditasyon için bahçe yapmaya başlaması ile birlikte artık bahçeler eğlenceden daha fazla din ağırlıklı tasarımlara sahip oldu.

Muromachi ve Higashiyama dönemlerinde (1392-1573) artık bahçeler daha ufak daha sadeydi. Bahçeler genelde taşlardan ve monokrom boyamalardan oluşmaktaydı. Savaş, orta sınıfı oluşturmuştu. “Flat bahçe” ya da “Hira-niwa” bahçe tipleri bu döneme rastlar.  

• Göletli bahçeler: Oldukça güzel manzaraları vardır. Şelalesi, dinlendiren su sesi ve sembolik iki taşı vardır. Bu taşlardan biri kaplumbağa uzun yaşamı, turna ise sağlığı simgeler.
• Doğal bahçeler: İçinde kuşlar ve kemirgenler olduğu için bu ismi almıştır.
• Kum ve Taş bahçeleri: Zen tarzının ürünü bu bahçelerde kum ve taştan oluşan, etrafı duvarla çevrili sade bahçelerdir. Zen felsefesi soyut ruhsal bir öğretidir.Bunu pratikte bahçe tasarımına yansıtan Japonlar, Karesansui, su kullanmaksızın taş ve beyaz kum ile dağ ve ırmağı yani Uzayın Dünyayı soyut ve sembolik olarak ifade eden özgün bahçeler yaratmışlardır. Bakış açısı ve yorum özgürdür. Bir bakışta gözünüzün nereye takıldığı ve ne hissettirdiği çok önemlidir. Neden bu taş burada ve bu taş düzenlemesi diye bahçıvanın düşüncesini tahmin etmeye çalışmak çok zevklidir
• Çay bahçeleri: İç ve dış olmak üzere iki bölümdür. Aynı zamanda çay seremonisinin yeridir. Dış bahçe misafirlerin beklediği yerdir. İç bahçe özeldir ve sadece çayevinden görünür.

Günümüzde dünyanın her yerinde sadeliğin ve doğallığın simgesi olan bu bahçeler uygulanmaktadır.

Manisa Akhisar’da Hüsnü Kahraman Kültür Parkı içinde, Sadazo Takahashi,Aise Takaki ve Ryuzo Takahashi ile Kumiko Sugata’nın tasarladığı Mermer Japon Bahçesi yakın çevremizde ziyaret edebileceğimiz bir Japon Bahçesidir.

Kırşehir'de Japonya dışındaki en büyük Japon bahçesi olma özelliği taşıyan Japon bahçesi, İstanbul Baltalimanı Sarıyer'deki Japon bahçeleri de ziyaret edebileceğimiz yerlerden.